Hepimizin severek takip ettiği ve hatta fazlasıyla “cool” bulduğu Monocle bizlere muhteşem bir sürpriz yaptı ve Istanbul’da bir mağaza açtı! Hemen öyle heyecanlanmayın, bu mağaza şimdilik 8-16 Mayıs tarihleri arasında Beymen Nişantaşı mağazası içerisinde ziyaret edilebilecek bir “pop-up” mağaza. Monocle okuyucuları ve arkadaşlarının bir araya geldiği gecede çok sevdiğim arkadaşım Emily Smith (Monocle Halkla İlişkiler ve Etkinlik Yöneticisi) ile buluşup eğlenceli bir sohbet gerçekleştirmeyi de ihmal etmedim. Bakalım içinden Monocle geçen bu röportaj sizi meraklı adımlarla “pop-up” mağazaya sürükleyecek mi..

Koray Caner: Monocle bizim için bir dergiden ötesi; farklı bir yaşam stili yansıtan eşsiz bir yayın. Sence haksız mıyım?

Emily Smith: Bunu söylemen ne kadar güzel! Sanırım hepimiz 2007’de Monocle’ın doğuşundan itibaren iki gazete, radyo istasyonu, televizyon programı ve iki kafe ile farklı bir yaşam stili sunan başarılı bir iş yürüttüğümüzün farkındayız ancak tabi ki Monocle’ın kalbi her zaman dergi olacak. Gururla söylüyorum ki basılı medyaya saplantılıyız.

Bizim için Monocle bir hayat stilini dikte etmekten öte dünyanın her köşesinden başarılı işleri, sıradışı adamları, akıllı tasarımları ve küresel ilişkileri gün ışığına çıkartan bir yayın. Bunu sağlayan da yaşadıkları sınırları zorlamayı seven okuyucuları.

KC: Dünya’nın farklı yerlerinde Monocle mağazaları olduğunu biliyorum. Peki bu mağazalarda ne var?

ES: Şu anda beş ayrı mağazamız var ve bildiğim kadarıyla Genel Yayın Yönetmenimiz Tyler Brule birkaç yeni mağaza için daha kolları sıvamış durumda. Mağazalarda sevdiğimiz tasarımcılarla işbirliğine giderek oluşturduğumuz ürünleri satıyoruz. Örneğin, koku ve mumlarımızda Comme des Garcon, çantalarımızda Japon markası Porter ve hep popüler olduğunu düşündüğümüz ceketlerimizde Italyan markası Barena ile çalışıyoruz.

Ayrıca yaratıcı ekibimiz tarafından hazırlanan bize ait ürünlerimiz de var – defterler, kalemler, posterler ve yakın zamanda sunacağımız kıyafetler. Ama bu çok gizli! Bir de editörlerimizin seyahatleri sırasında çok beğendiği şeyleri sunmaya çalışıyoruz; Cereal Magazine, Nest Book ve Kaikado’nun bakır tepsileri gibi.

ES: Editoryal ekibimiz dergi yayın hayatına başladığı ilk günden beri Beymen ile yakın ilişkiler içerisindeydi. Hatta dergide ve radyoda Beymen’e yer verme şansımız oldu. Kimi zaman stil önerilerimizi verirken satın almacılarıyla röportajlar yaptık, kimi zaman mağaza içerisinden farklı hikayeler yarattık. Türkiye gibi hem çok sayıda abonemizin yaşadığı hem de büyük reklamverenlerimizin olduğu bir ülkede birşeyler yapmayı isterken doğal olarak aklımıza Beymen geldi ve bu yüzden hem samimi hem de öncü bir mağaza olan Beymen Nişantaşı mağazasını seçtik.

KC: Çok sayıda Türk okuyucunuz olduğunu söyledin; onlarla tanışıp bu mağaza hakkında fikir alışverişi yapma şansın oldu mu?

ES: Türkiye’deki okuyucularımızı, alışveriş yapmayı seven dostlarımızı, fotoğrafçıları ve artık bir aile gibi hissettiğimiz herkesi açılış partimize davet ettik ve hepsiyle birlikte eğlenceli bir gece geçirmek istedik. Tabi ki bolca yüksek gürültülü sohbet eşliğinde, tahmin edemeyeceğin kadar çok şarap tüketerek! Aldığımız tepkiler de çok misafirperver ve sıcaktı, aynı Türkler gibi! Şunu söyleyeyim, artık bizim takımımızın çoğu Istanbul’a taşınmayı düşünüyor!

KC: Peki o zaman yakın zamanda Istanbul’da başka bir “pop-up” mağaza hikayesi duyacak mıyız?

ES: Patronuma göre aslında çok daha fazlasını yapıp burada kalıcı bir mağaza bile açabiliriz. Kendisi Türkiye’yle ilgili her konuda fazlasıyla heyecanlanıyor. Ancak henüz kesin bir şey söylemek için çok erken.

KC: Peki bu projeyle neye ulaşmayı hedefliyorsunuz?

ES: Aslında okuyucularımızla tanışmak, onlardan heyecan verici yeni fikirler duymak, yeni okuyuculara ulaşmak ve daha çok insana Monocle ile ilgili birşeyler anlatmayı amaçlıyoruz. Tabi bir yandan bizim için de şehri daha yakından tanımak için muhteşem bir fırsat oldu. Bu etkinliği hazırladığımız gezi sırasında Monocle ekibinden 12 kişi bizimleydi. Radyomuz Monocle 24, Georges Hotel’in terasından iki canlı radyo yayını gerçekleştirdi. Az uyku, bolca yemek ve kocaman gülümsemelerle dolu bir gezi oldu.

KC: Son olarak; mağazanın ziyaretçilerine özel bir mesajın var mı?

ES: Mutlaka gelip bizi ziyaret etsinler! Beymen’deki yeni ve güzel evimizi çok sevdik ve sanırım bu kadar mağazamız içerisinde şu ana kadar en çok beğendiğimiz burası oldu. Daha önce ürünlerimizi hiç görmediyseniz bu eğlenceli bir tanışma ve Monocle’ın sayfalarında kaybolmak için eşsiz bir fırsat. Ancak acele etmeyi unutmayın!

* Monocle, the magazine that we love the most and find really cool, has surprised us with a store in Istanbul! Don’t get too excited, this is a pop-up store which will be open till May 16 located in Beymen Nisantasi store. I had the chance to re-unite with my friend Emily Smith (Monocle PR & Events Manager) and spend some extraordinary “Monocle Time” with her during the launch cocktail. Here you can read what we discussed all night long. Hope this makes you curious to visit the store and enjoy some more of Monocle there.

Koray Caner: Monocle is more than a magazine, reflecting a lifestyle. What do you think about this unique position in broadcasting? 

Emily Smith: It’s lovely to hear you say that! I think we’re all pretty proud that we’ve managed to launch a successful retail business, two newspapers, a radio station, a TV show and two cafes since Monocle launched in 2007 –  but the heart of Monocle will always be the magazine. We’re unashamedly obsessed with print.

For us, Monocle is not so much about preaching a certain lifestyle, but about bringing to light global affairs, great businesses, smart people and intelligent design from all corners of the world.  It’s for readers who like to look beyond the borders of the country they live in. 

And yes – there’s certainly an appreciation for well designed, beautiful products and experiences. And nice eyewear.  And excellent coffee at our cafes.

ES: We have five permanent stores at the moment, and I know our editor in chief, Tyler Brule, has his eye on a few more locations.  We sell exclusive collaborations with our favourite brands, such as our fragrances and candle with Comme des Garcon, bags with Japanese label, Porter and our always popular jackets with Italian brand, Barena.  

Plus, we have our own range of products the creative team have designed in house – such as notebooks, pens, posters and a soon to be announced clothing range. Shhh. Plus a handful of items our editors have seen on their travels and liked so much we now sell them, like Cereal magazine, Truck’s Nest Book, and copper trays by Kaikado.

ES: Our editorial team have been friendly with Beymen pretty much since we launched Monocle, and we’ve featured them a few times in the magazine and on radio, whether through interviewing the buyers about what they’re backing for each season in our style guide, or profiling the stores in the business section.

We were keen to do something in Turkey as we have a tonne of subscribers in the region as well as some important advertising clients –  and we also see it as a country with huge potential for Monocle.  Beymen was a very natural choice for us to partner with.  And the Nisantisi store is perfect – it has the history of being a leader in Istanbul over the last ten years, and still has the smaller, more personal, neighbourhood feel we adore.

KC: Have you met lots of Turkish readers during your visit? What were the reactions about this pop-up shop?

ES: We invited all our Turkish subscribers, shoppers, photographers, writers and friends to the launch party on Wednesday night and we certainly hope we met them all.  There was a lot of noisy chat!  And an impressive amount of wine served…  The response has been so welcoming and fun – very Turkish.  Most of the team want to move to Istanbul.

KC: Will we have another round with this pop-up shop in near future?

ES: According to my boss, there might be something even more permanent…  But lets see.  He gets very excitable in Turkey.

KC: What is your ultimate expectation with this project? 

ES: To meet our readers, receive feedback and new story tips, grow new readership and subscribers and hopefully tell a few more people about what Monocle is.

It’s also a great way for all of us to get a feel for a city – we had 12 Monocle team members over for this trip.  And we broadcasted two live shows for our radio station, Monocle 24, from the rooftop of the George Hotel!  It was quite a hectic stay – small amounts of sleep, huge amounts of eating and big smiles.

KC: Any special messages to the visitors of this pop-up shop?

ES: Please come and have a look!  We love our new handsome oak home in Beymen – we think it’s our favourite pop up yet, and we’ve done a few. If you’ve never seen our products before, this is a great time to have a play, try on a few things and flip through the magazine.  But you better be quick.