Bir süredir yine karışıklıklar aldı yürüdü. Hem gezmeye zamanım var, hem yazmaya zamanım yok. Nasıl ama? Biraz karışık, biliyorum. Ama hali hazırda takip ettiklerinizden bazılarınızı buraya yeniden not düşeyim istiyorum.
Sevgili Biu bizi topladı, kış çaylarımızı içirdi, üstümüzü örttü, uyuttu. Zeynep Ökmen‘in yeni koleksiyonunu gördük, hazırlanan videoya daldık, tekrar tekrar izledik.
Sonra hazır bir araya gelmişken, herkes de neredeyse çift çift takılırken, Head & Shoulders tarafından davet edildiğimiz eğlenceli bir söyleşiye uğradık. Bu aralar “Kadınlar Sağdan Erkekler Soldan” adlı kitabı ile raflarda gördüğüm Aşkım Kapışmak, bizlerle kadın erkek ilişkileri hakkında eğlenceli bir sohbet gerçekleştirdi.
Ve sonra bir gün, minik timsah şehire indi, benim de eğlenmek için bir bahanem oldu. Lacoste L!VE mağazasının açılışı, pek çok güzel blogger arkadaşımla eğlenmek için süper bir fırsattı. Kim demiş bir mağaza açılışında eğlenilmez diye? Kim demiş hafta içi deliler gibi dans edilmez diye?
Sonra bir de aynı hafta, Building’in tasarımcıları, birbirinden güzel blog yazarı arkadaşlarım için tasarladıkları kıyafetleri tanıttılar bizlere. Kim ne giymiş, neler çekmiş, bloglarda ufak bir turla bulabilirsiniz. Ancak ben o gece bir anda gaza gelip farklı şeyler denemek niyetindeydim, görüldüğü üzere..
Ve sonra bir anda sayfalardan taştık yine. Bu defa touchIstanbul ‘un Mart sayısında, Biu ve Stilize ile birlikte Istanbul Fashion Week üzerine yorumlarımızı sıralarken. Sizler de olur ha dergiyi alırsanız, bu güzel röportaja mutlaka göz atın derim.
2 Comments
Ahaha dansöz detayınııı küçücük yazmışsın cıkcık!
Yok küçük yazmak değil, Eda o günü uzun uzun anlatmış, merak edenler okuyuversin oradan 🙂